Garip bir Olay
--------------------------------------------------------------------------------
YIL 1993.YER BANDIRMA.
En samimi arkadaşlrım Bandırma Öğretmen evi lokalinde garsonluk ve çaycılık yapıyorlardı.Lokalin binası eski bir binaydı.Araştırmalarıma göre 1800'lü yıllarda adı bilinmeyen bir Rum tarafından yaptırılmıştı.Binanın içi ahşaptandı.Bina lokal olmadan önce 17 eylül(Bandırma'nın kurtuluş günüdür) ilkokulu olarak kullanılıyordu.Denize manzarası güzeldir.Neyse biz yine konuya dönelim.Bu binanın bodrum katına giden yerdede tuvaletler vardı.
Bizim arkadaşlar bu binada gece geç saatlere kadar kalırlar kağıt oynarlar ,okey atarlardı.Tabi binada onlardan başkası olmazdı.
Olay 1:
Arkadaşlardan birisi gece oyun oynarlarken çayın kaynadığı odaya gidip kola almak istiyor.Diğerleri öteki odada.Birde bir çığlık duyuyorlar arkadaşın gittiği odadan.Hemen koşuyorlar oraya.Çığlığı atan arkadaş ayakta öylece kalakalmış boşluğa bakıyordu.Yüzü bembeyaz kesilmişti.(korkudan). Daha sonra ne olduğunu anlattı.O odaya girdiğinde yerde tavana bir ışık sütununun yükseldiğini görmüş.Çok parlakmış.Haliyle korkmuş tabiki.
Olay 2:
Yine gecenin bir yarısı.1 arkadaşın haricinde diğerleri lokalin bahçesinde oturuyorlar.Yine onlardan başka kimse yok orada.O bir arkadaş yine ocak odasında.Odanın penceresi bahçeye bakıyor.Arkadaş bulaşıkları yıkıyor.Yüzü bahçeye yani diğer arkadaşlara dönük.Bahçedekiler birden bir şey farkediyorlar.Ocaktaki arkadaşın arkasında bir karartı var.Sanki biri arkasına dikilmişti.Fakat gecenin o saatinde onlardan başka kimse yoktu orada.Hemen bağırmaya başlıyorlar el kol haraketiyle arkadaşlarını uyarmaya çalışıyorlardı.Ancak ocaktaki kişi el kol haraketiyle karşılık veriyordu, kendisinin uyarıldığının farkına varamıyordu.Bunun üzerine diğerleri binaya koştular ve hemen ocak odasına daldılar.Fakat odada o arkadaştan başka birisi yoktu.Durumu anlattılar kendisine tabiki.
Olay 3:
Yine gecenin bir yarısı.Okey atıyorlar.Okey taşlarının sesini bir ara bir ses böldü.Sonra tekrar duyuldu.Ses bodrum katındaki tuvaletlerden geliyordu.
Bu arada belirteyim bu arkadaşlar 4 kişiler.Gelen ses ilk başlarda ağlayan bir bebek sesiydi.Gecenin bir yarısı bebek tuvaletlerde?Deyim yerindeyse önceki deneyimlerinden yola çıkarak tırsmışlardı.Ancak merak daha ağır basıyordu.Zaten 4 kişilerdi.Ne olabilişrdiki.Okey tahtalarını kapıp (olası bir savunma için) Yavaşça odadan çıktılar.Bulundukları yer 1. kattı.Sesi dinlemeye devam ettiler merdiven başından.Daha sonra ağlayan bebek sesine bir kadın sesi eklendi.''Bebeğim niye ağlıyorsun'' diyordu.Sonra arkadaşlar yavaşça aşağıya indiler.Bodruma inen merdivenin başına geldiklerinde seler birden kesilmişti.Bodrum karanlıktı.Sonra korku merağı yenmiş olacakki hepsi tekrar 1. kata koştular.Ve odaya kapattılar kendilerini.Üzerinde çok tartıştılar o gece ancak bir sonuca ulaşamadılar.
Ertesi gün gündüz gözüyle tuvalete gittiklerinde hiç bir gariplikle karşılaşmadılar.
Arasıra geceleri duyulan ahşap tabandaki ayak seslerini anlatma gereği duymuyorum burada.
Asıl bomba şimdi geliyor.
Bu olaylardan 1 sene sonra.
Lokalin binası eski ve içinin ahşap olması ve ağaç işlerinin artık çürümeye başlaması yekilileri binayı restore etmeye zorladı.
Binanın iç kısmı tamamen yenilenmeye başladı.Ve bodrum katıda tabiki.
O sıralar bir sabah kahvede oturmuş Bandırma'nın yerel gazetesi olan GERÇEK gazetesini okuyordum.Birden gözüme bir haber takıldı.Haber Öğretmen evi lokali ile ilgiliydi.Yapılan çağrı üzerine bölgeye arkeologlar gelmişti.Yapılan kazılarda bodrum katında 4 iskelet bulmuşlardı.İncelemelere göre biri erkek biri yaşlı bir kadın biri genç bir kadın ve biri bir bebekti.Ve kafalarında çiviler saplıydı.Bu haberi okuyunca bir ürperti hissettim.Ayrıca arkeologlara göre burası yunan işgali sırasında bir hastane olarak kullanılmış.Daha sonra binanın arka bahçesinde başka iskeletlerde bulundu.Hatta o sıralar o binaya gidip bodrum katına indim.(gündüz tabiki)Duvarlar sıvanmış bazı duvarlarda yıkılmıştı.Ve yerde bir köşeye süpürgeyle toplanmış kafatası kalıntıları gördüm.
Daha sonra bu olay böylece kapandı.Ve bina o tarihten sonra tamamen yenilenmiş olarak şu anda restoran olarak öğretim üyelerine hizmet etmektedir.Olaylar bitti.Ancak o soru işaretleri hala kafamda.
Hayaletlere inanmam.Ölen kişiler öbür dünyadalar şimdi.Ancak bütün o yaşananlar neydi?Olay birden fazla kişinin başından geçtiği ve daha sonra olanlardan sonra bilmecenin parçaları kafamda yerine oturduğu için bunun bir göz,kulak ve diğer algı yanılması olmadığı ortada.Fakat gerçek nedir? Acaba arasıra geçmişe açılan kozmik bir kapımı vardı orada.Bütün o duyulanlar acaba geçmişten gelen sesler ve görüntülermiydi?Yoksa cinlerin veya varlığı hakkında henüz bilgiye sahip olmadığımız başka varlıkların işimiydi?