İSTANBUL - Memorial Hastanesi Kalp Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof. Dr. Bingür Sönmez yaptığı yazılı açıklamada, kalp kapak hastalarının yazdan etkilenmelerinin, yüzde 90 oranında idrar söktürücü kullanmalarından kaynaklandığını söyledi.
Prof. Dr. Sönmez, “Çünkü bu hastalar, vücutlarındaki fazla su ve tuzu idrarla atarlar. Ancak yazın çok terledikleri için terlemeyle de tuz ve su atacaklarından özellikle tuz kayıpları aşırı miktarda olmaktadır. Bu da halsizlik, bitkinlik ve ritm bozukluğuna yol açabilir. O nedenle yazın bir otomobilin nasıl karbüratör ve klima ayarları yaptırılıyorsa, kalp kapak hastalarının da doktorlarına danışarak, idrar söktürücü ilaç dozunu gerekli miktara gelecek şekilde azaltmaları gerekiyor” diye değerlendirdi.
TER KAYBI KAN AKIŞKANLIĞINI AZALTIYOR
Koroner kalp hastalarında ise kan akışkanlığının çok önemli olduğunu ifade eden Sönmez, şunları kaydetti:
“Bu hastalara kan sulandırıcı ilaçlar veriliyor ki, kanlarının akışkanlığı artsın. Ancak koroner kalp hastaları yaz aylarında çok fazla terledikleri için 1-2 litrelik su kayıplarında kanları koyulaşıyor ve akışkanlığı da buna bağlı olarak azalıyor. Bu da çok kritik olmayan bir darlıkta oluşabilecek bir pıhtının hiç beklenmeyen ve sonu ölümle sonuçlanabilen bir enfarktüse neden olabilme ihtimalini artırıyor. Bu nedenle koroner kalp hastaları aşırı sıcaklardan kesinlikle kaçınmalılar. Güneşin dik konumda olmadığı sabah erken ve akşam üstü saatlerinde denize girmeliler ve bol bol su içmeliler. Su, onların terlediklerinde kaybettikleri su miktarını geri kazandırıyor.”
Her iki grup kalp hastası için de önemli olan birkaç noktadan birinin güneş önünde kesinlikle alkol alınmaması olduğunu vurgulayan Sönmez, özellikle yüksek tansiyonu olan hastaların az az sık sık yemesi, ağır ve yağlı beslenmekten kaçınması gerektiğini aktardı.
GÜNDE EN AZ 2 LİTRE SU TÜKETİLMELİ
Sönmez, koroner hastalarının günde en az 2 litre su içmeleri, ağır ve yağlı yemekler yerine günü sebze ve meyveyle geçirmeleri gerektiğini kaydetti.
Kalp kapak hastaları ve koroner kalp hastalarının günün en sıcak olduğu 11.00-15.00 saatleri arasında dışarıda dolaşmamaları uyarısında bulunan Sönmez, “Kesinlikle spor yapmamalı, yürüyüş için de sabah erken ya da güneşin batmak üzere olduğu saatleri tercih etmeliler. Denizden faydalanma konusunda ise bu kadar hassas olmalarına gerek yok. Kısa süreli denize girip tekrar gölgelik alanları tercih edebilirler” dedi.